Dolar 28,9846
Euro 31,2142
Altın 1.864,65
BİST 7.913,76
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Adana 19°C
Hafif Yağmurlu
Adana
19°C
Hafif Yağmurlu
Pts 18°C
Sal 19°C
Çar 19°C
Per 19°C

POZANTI’YA BİR SİNEMA ŞART

4 Kasım 2008 01:42 | Son Güncellenme: 3 Kasım 2023 02:00
7

Bütün Türkiye’yi ayağa kaldırdı Can Dündar’ın “Mustafa”sı.

Beğenenler de oldu beğenmeyenler de.

Çok ateşli bir tartışma ortamı oluştu filmi izleyenler arasında.

Hatta geçen hafta “Ata’ya hakaret suçu”ndan

savcılığa suç duyurusunda bile bulunuldu.

“Mustafa”yı izleyenler arasında ben de yerimi almıştım.

Bilmediğim yönleriyle buldum Ata’yı karşımda.

Aslında her insanın yaşayabileceği

duyguları, entrikaları, kıskançlıkları ve korkuları yaşıyordu.

Bir insan olarak bunları yaşamak kadar

normal olmayan ne olabilirdi ki zaten.

İşte burada bütün sıkıntıyı Atatürk’ü,

insanüstü bir durumda hayal edip

onu “ilahlaştıran” kesim çekti.

Onlar, Atatürk’ü Nazilerin Hitler’iyle karıştırıyor

büyük ihtimal ki “duygusal Atatürk”ü hazmedemediler,

sindiremediler içlerine.

Film tadında kaliteli bir belgesel çekmiş Can Dündar.

Ne yalan söyleyeyim;

böyle bir belgesel beklemezdim Can Dündar’dan.

Neden mi?

İdeolojisine ters çünkü.

Bir bakıma kendisiyle çelişti çünkü.

Hatta çoğuna göre ihanet bile etmişti sol görüşe.

Bu konuların mevzu bahis olacağını da en az benim kadar biliyordu.

Yani bütün olacakları önceden kestirip

her şeyi göz önüne alarak çekti bu belgeseli Can Dündar.

Belgeselcilik de bilime katkıda bulunan

ciddi bir uğraş olduğu için at gözlüğünü çıkarmakla işe başladı.

Belgeselcilik de bunu gerektirirdi zaten.

Sözün özü; filmi izleyince “Mustafa”yı daha da özümsedim

ve kendime çok daha fazla yakın htim.

Açıkçası daha da içselleştirdim Atatürk’ü.

Atatürk’ün de benim gibi karanlıktan korktuğunun,

aşk med-cezirleri yaşadığının,

dahası bir “duygusal Atatürk”  olduğunun farkına vardım.

Daha da bir sevdim “Mustafa”yı.

İşte bu konuda “Mustafa”yı izlemeyen

ya da izleme fırsatı bulamayan Pozantılı çocukların ve gençlerin

çok büyük bir gerçekliği kaçırdığını düşünüyorum.

“Mustafa”; Atatürk’ü, çocuklara ve gençlere

daha çok sevdirebilmek ve iyice anlatabilmek için

mutlaka izletilmesi gereken bir belgesel filmi.

Bu yüzden bence Pozantı’ya bir sinema açılma vakti gelmiş ve geçiyor bile.

Eskiden varmış, şimdi neden yok anlamıyorum zaten.

Not: Bu yazım ilk olarak 4 Kasım 2008’de Yunus Aytekin’in imtiyaz sahibi olduğu 5 Ağustos gazetesinde yayımlanmıştır.

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
17 Kasım 2014 01:41
17 Haziran 2020 01:59
29 Mart 2009 01:42
27 Şubat 2021 01:09
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

Mobil Teknoloji Haberleri Teknoloji Haberleri Web Hosting