LOZAN HEZİMETTİR!

Evet, Lozan hezimettir hem de utanç kaynağıdır hatta yüz karasıdır kan emici batılı devletler için..! Britanya İmparatorluğu için, Fransa, İtalya, Yunanistan ve diğer sömürgeci devletler için yüz karasıdır Lozan Antlaşması!

Lozan’a imza atan batılı devletler dünya siyasetinde ve Afrikalı devletlerin nazarında büyük bir prestij kaybı yaşamıştır. Lozan’daki o diplomasi masası, bir satranç masası olduğu kadar aynı zamanda bilek güreşi masasıdır. Ve Batının uzun zamandır bükülemeyen bileği Lozan’daki o masada Türkler tarafından bükülmüştür! Bu da sömürgecilik çağının çarkına sokulan ilk çomaklardandır. Dik başlılığın ve kararlılığın smokin giyerek vücuda geldiği yerdir Lozan! Feslilere de sinirden feslerini çiğnetmiştir!

Lozan, Dünya’nın kanını emen sömürgeci devletlere atılan okkalı bir tokattır, mazlum milletlere ise umut güneşidir..!

Bugün Lozan Barış Antlaşması’nın yıl dönümü. Eskiden bayram olarak kutlanan bir gündü. Adnan Menderes döneminde kutlanması yasaklandı.

Lozan’da atılan imza, Kurtuluş Savaşı’nda akıttığımız kan ve ter ile karışan mürekkeple atılmıştır.

Lozan Antlaşması, Türkiye Cumhuriyeti’nin uluslararası arenada tanındığı ve kurtuluşun gerçekleşip kuruluşun başladığı ilk büyük adımdır. Lozan Barış Antlaşması, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin tapu senedidir. Bu başarı da cumhuriyetin kurucu kadrolarınındır. Mustafa Kemal Atatürk’ündür, İsmet İnönü’ndür, Kazım Karabekir, Ali Fuat Cebesoy ve daha nicelerinin başarısıdır, alın teridir.

Bağımsızlık parolasıyla Lozan’a giden Türk heyeti, uzun süren çetin oturumlardan sonra birçok konuda kesin karara varılmasını sağlamıştır. Bütün bu siyasi kazanımlar dolayısıyla mutlaka bayram havasında kutlanılması gereken bir gündür. Unutulması için değil; her zaman hatırlanması için çaba harcanması gereken bir gündür.

Lozan’a bizim açımızdan büyük bir hezimet diyenler, İngiliz Muhipleri gibi cemiyetlere hayranlık duyan sinsi karakterlerdir. Kurtuluşu, manda ve himaye altında Amerikancı ve İngilizci sömürge olarak uşak gibi yaşamakta arayanlar Lozan’daki büyük diplomatik başarıyı görmek istememişlerdir. görmek istemiyorlardır da. Oysa Lozan Barış Antlaşması, Türkiye Cumhuriyeti düşmanlarının ağzına tıkadığımız büyük bir tıpadır. Susturucudur! Cephede kazandığımız savaşların masada taçlandırılmasıdır.

Elbette diğer meseleler de halledilebilirdi lakin ilk olarak yangından kurtarılacak demirbaşlar kurtarılmıştır. Ayrıca kesinlikle devrin siyasi ve ekonomik şartları dâhilinde düşünüp yorumlamak gerekir Lozan’ı. Unutmamak gerekir ki karşımızdaki devletler ekonomik ve askeri olarak bizden kat be kat zengin ve güçlüydü. Biz ise kazma kürekle gerçekleştirdiğimiz Kurtuluş Savaşı’nın ardından Lozan’da masaya oturma hakkı kazandık. Zaten Lozan’dan önce Osmanlı İmparatorluğu’nun imzaladığı Sevr Antlaşması’nın bize sunduğu imkân ve şartları bilirsek Lozan’da elde ettiğimiz başarı çok daha net bir şekilde idrak edilir. (İdrak etmek isteyen edebilir tabi.)

Sevr’i iptal ettiren bir antlaşmadır Lozan.

Mondros ateşkesinin iptali de Mudanya’dır.

Dikkatlerden kaçmamalıdır ki bugün Lozan’a hezimet diyenler, Sevr’i imzalayanlara iltifat ve taltifte bulunanlardır. Bu ayrım unutulmamalıdır.

Son olarak Ayasofya ve bütün camilerde kılınan namazların da özgürce kılınmasını sağlayan antlaşmadır Lozan!!!