Serabral Palside erken tanı mucizelerle sonuçlanıyor
Bugün bir çocuğumuz daha yürümeye başladı…
Uzun uğraşlar sonucunda yaşadığımız mutluluğun tarifi yok.
Serabral palsi; anne karnında, doğum esnasında veya doğumdan sonra tam gelişmemiş(immatür) beynin çeşitli nedenlerle etkilenmesi sonucu beyinde bölgesel hasarın kalmasıyla vücut kontrol mekanizmasının bozulmasıdır.
Vücudun gevşekliği, gövde ve ekstremiterde sertlik , anormal refleksler, duruş bozuklukları , yürüme bozukluğu , vücudun koordineli ve amaca yönelik hareketlerinin eksikliği, yeme ve konuşma bozukluğu ilerleyen yıllarda karşımıza çıkan problemler arasındadır.
En sık karşımıza çıkan belirtiler şunlardır;
• Yuvarlanma, tek başına oturma veya sürünme gibi motor beceri gelişiminde gecikmeler
• Kas tonusunda aşırı sertlik ya da gevşeklik gibi değişiklikler
• Konuşma gelişiminde gecikmeler ve konuşma zorluğu
• Kaslarda spastisite adı verilen sertlik ve abartılı refleksler
• Ataksi olarak adlandıran kas koordinasyonu zayıflığı
• Titreme ve istemsiz hareketler
• Sık sık düşme
• Yutma problemleri
• Vücudun bir tarafını tercih etme, örneğin nesneleri hep aynı elle tutma
• Nöbet, zihinsel yetersizlik ve körlük gibi nörolojik problemler
Çocukların gelişimiyle birlikte kemik ve kas uzama miktarı orantılı bir şekilde meydana gelir. Fakat serabral palside zaten kas kısalığı olduğu için uzamaya devam eden kemikle birlikte kas kısalığı daha da belirginleşmekte ve kemikte deformiteler meydana gelebilmektedir.
Erken doğan(prematüre) veya doğum anında oksijensiz kalan bebeklerin yoğun bakım sürecinden sonra dikkatle takip edilmesi gerekiyor. Bir bebeğin yapabileceği fonksiyonlar kısıtlı olduğu için serabral palsi olup olmadığı anlaşılamayabiliyor. Tanısının konması zorlaşıyor.
Biz fizyoterapistler tanı konması geciken bir çocukla çalışırken yerleşmiş spastisite ve kemiksel deformiteleri çözmekte daha uzun bir süre boğuşmamız gerekebiliyor.
Lakin erken süreçte serabral palsi şüphesi olan hatta oksijensiz kalma süresi fazla olan belki çok ağır bir klinikle karşımıza gelecek olan bir bebekle erken dönemde başladığımızda mucize gibi gelişmelere tanık olabiliyoruz. Çünkü erken dönemde beyinde sinir hücrelerinin hasarı sonrası vücutta meydana gelmesi beklenen spastisite , kasa uygulanan özel germe ve gevşeme egzersiz teknikleriyle spastisitenin şiddeti azaltılmakta hatta önlenmektedir.
Mucize gibi görünen bu olay beyin hasarı olması öngörülen bebeklerde henüz kaslarda spastisite, kontraktür ve kemikte deformiteler meydana gelmeden önlenmektedir.
Biz fizyoterapistler biliyoruz ki erken tanı her zaman mucizelerle sonuçlanır.
Serabral palsili özel çocuklarımızla fizik tedavi ve rehabilitasyon sayesinde hayata adım atmaya devam edeceğiz …